24 Aralık 2012 Pazartesi

Öyle Gidilmez Aşkım Böyle Gidilir.

Yine aldım kalemi elime, başladım sözlerime. Bir şeyler yazmak istiyorum, istemeden kalemi elime alıyorum. Bilmiyorum. Belkide sana demek istediklerimi ama söylemeye cesaret edemediklerimi yazıyorum. Buraya yazacağıma keşke suratına söyleyebilsem. Keşke o kadar cesaretli olabilsem. Olmuyor ama.her neyse.. Kafam çok karışık. Seninle bitirsem mi devam mı etsem konusunda kafamda soru işaretleri var. Bilmiyorum. İnan bana ne yapacağım konusunda en ufak bir fikrim yok. Ayrılsak olmuyor ama birlikteyken hiç olmuyor. Yapamıyorum seninle. Belkide sorun bende ama sonuç olarak yapamıyorum. Kendi ellerinle yaktın bizi, yıktın beni, kırdın kalbimi. Şu zamana kadar o kadar yıprattın ki beni. Pişman oldum diyorsun ama hiç öyle görünmüyor. Dayanma gücüm kalmadı. Her insan hata yapar ama sen bunun epey üstüne çıktın.

Kaçıncı oldu sayamadım.Hatalarını ve affetmelerimi yaşamaktan yoruldum. Ya çek git Allah aşkına. Kafamı, kalbimi rahat bırak. Evet çok seviyoruz ama olmuyor. Olmuyor işte! Zorlamanın anlamı ne ki ? İstediğim değeri göremiyorum. Aşka inancımı da kaybettim sayende. Biliyor musun söylemesi zor ama en büyük pişmanlığımsın. Keşke her çift gibi gülebilsek, keşke her gece sana ağlamasam. Her ilişkinin sonu var, her ilişki "elveda" diyecek. Sen gülsen ben ağlamaya razıydım. Çoğu affetmem de senin mutluluğundu zaten. Şunu sende iyi biliyorsun ki ben seninle mutlu değilim. Hatalarınla ve yalanlarınla seni kabul edecek biri illaki çıkar karşına. Ben yaza yaza kalemimi bitirdim, gözyaşlarımı bitirdim, kendimi bitirdim. Seni düşündüğüm kadar okulu düşünsem prof.olmuştum.

Ama karar verdim. 1.5 yıl sonra gidiyorum. Senden ve bu şehirdeki bütün lanet insandan kurtuluyorum. Nasıl gidersin, bana nasıl kıyarsın deme. Ben kendime kıyıp da gidiyorum. Farklı şehir daha iyi gelir bana.Sen buradayken, onca hatıraların buradayken hem nasıl durayım ki bu lanet şehirde ? Her köşe seni hatırlatacaksa, her adımımda seni göreceğim korkusu varken bu amına koyduğumun şehrinde ne işim var benim ?

Geri dönmeyeceğim hemde. Ne sevgiliymiş ne de evlilikmiş sıçtım hepsinin ağzına. Çok üzgünüm ama bizi kopardılar birbirimizden. Gülüşlerim küstü herkese. Eski ben değilim. Ama korkma giderken sadece 1 resmin olacak. Hayatımın içine eden adam bu diye orada da yakın arkadaşlarıma göstereceğim. Yeminle gideceğim. İster aramız güzel olsun ister ayrı olalım. Gideceğim ve bir daha dönmeyeceğim. Bir kaç müzik ve tek bir resminle peşimde bavulum siktir olup gideceğim. Bu sefer göz yaşına kanmadan gideceğim. Belki çok pişman olacağım ama şu satırlar şahidim olsun ki dönmeyeceğim. Bırakacağım her şeyi.

Belki acıyla kıvranacağım, belki ayrılığını kaldıramayacağım. Bir kaç bayılma,uyku hapları, yalan gülümsemeler, hastaneler, ağlamalar, seni hatırlatan ebesini siktiğimin şarkıları ve bir resmin. Bunlarla öleceğim belki ama dönmeyeceğim. İnsanlarını siktiğimin bu şehri bile beni çok arayacak. Artık sen olmayacaksın.

En ufak sıkıntımda, hastalığımda, mutlu günümde, sinirlendiğimde, parasız günlerimde, ağlamamda. Yanımda olmayacaksın. Giderken hattımı da kıracağım. Farklı hat alacağım, tek kişiye bile vermeyeceğim. Anneme bile..

Her gün içeceğim. Seninle içtiğim günlerdeki gibi. Sigarayı da bırakayacağım hatta çoğaltacağım. Ama kendimi kaybetmeyeceğim. Hep başım dimdik duracak. Sende bilirsin kolayına yıkılmam. Bilirsin polyannayım ben her şeye iyi yönden bakarım. Ayrılığımızda da iyi yönden bakacağım. En azından her saat değilde adını andığımda ağlayacağım. Ha bide gece yatağa girdiğimde.

Bu şehri ve insanlarını unutacağım. O çift kişilik yatakta ayıcığımla uyuyacağım. İkimizin evi olacak diye kurduğumuz hayalleri kendim yaşayacağım. Evde belki ufak çocuklarım gezemeyecek ama küçüçük bir hayvan alacağım. Yalnızlığımı onlarla yitireceğim.. Ben kurduğumuz hayallere ihanet etmemiş olacağım bir tek onları sensiz yaşayacağım.

Duvara boy boy resimlerini asacağım. Her zaman seni takip edeceğim ama haberin olmayacak. Ben ağlayıp kendimi rahatlatacağım.

SEN NE YAPACAKSIN BİLİYOR MUSUN ?

Sen hiç bir zaman kalemi eline almayacaksın her şeyi suratıma diyeceksin. Keşke bende 2 satır yazsaydım da gittiği yerde kalıcı olsaydı diye pişman olacaksın. Sen hep devam etmek isteyeceksin ilişkimize. Kendi ellerimle yaktım onu diyeceksin. Çok hata yapıp yıprattım onu diyeceksin. Buna hakkım yoktu diyeceksin

Sana sorarlarsa sen hata yapmamış olacaksın. Bu ilişkiden yorulmuş, yıpranmış olmayacaksın. Çok seviyoruz neden olmuyor ki diyeceksin. Sende benim pişmanlığımsın diyeceksin. Keşke senin gibi temiz kızın günahına girmeseydim diyeceksin. Her gece sende ağlayacaksın ve zor olacak ama sende bana mecburen "elveda" diyeceksin. Sen beni affettiğin de sende mutlu oluyorsun sanıyordum diyeceksin. Senide kabul eden biri illaki çıkar diyeceksin bana. Bende konuşa konuşa ağzımda tüy bitirdim, beynimi bitirdim diyeceksin. Suçlayacaksın beni senden sebep işimi kaybettim diyeceksin.

Gitme kararıma karşı çıkacaksın. Yapamazsın, gidemezsin, ben ne olacağım diyeceksin. Kendini hiç düşünmüyor musun bu halde ne olursun diyeceksin. Onca hatıraların içinde beni tek bırakıp nasıl gidiyorsun diyeceksin. Bu amına koyduğumun şehrinde sensiz ne yapayım diyeceksin.

Geri döneceğim sanacaksın. Bizi kopartan kişilerden intikam almak için çabalayacaksın. Giderken resmini almam hoşuna gidecek ama niye alıyor olmam koyacak sana. Siktir olup gitti kahpe diyeceksin belkide. Ağlayacaksın gitme diye ama gözyaşlarının işe ilk defa yaramayacak olması o kadar kararlı olduğumu anlatacak sana. Sende kabulleneceksin gidiyor olmamı.

Acıyla kıvranacağımı tahmin edeceksin, ayrılığını kaldıramayacağımı anlayacaksın. Bensiz nasıldır diye merak edeceksin. Çok arayacaksın beni ben olmayacağım.

En ufak sıkıntında, hastalığında, mutlu gününde, sinirlendiğinde, parasız günlerinde, ağlamanda. Yanında olmayacağım ilk defa. Numaramı arayacaksın, ulaşamayacaksın. Milletten arayacaksın yeni numaramı ama bulamayacaksın.

Sende her gün içeceksin benimle içtiğin günlerdeki gibi. Sigarayı da daha çok çoğaltıcaksın. Ben kendimi kaybetmeyeceğim ama sen kaybedeceksin. Sana her şeyi öğrettim de her ne olursa olsun başın dimdik olmayı öğretemedim. Canın sağolsun. Her şeye iyi yönden bakıyor olmam korkutacak seni, kandırırlar mı diye. Ama ben kanmayacağım. Kimseye güvenmeyeceğim. Gece her yastığa başını koyduğunda sende ağlayacaksın.

Yavaştan unutmaya başlayacaksın. Benimle kurduğun hayalleri başkasıyla yaşayacaksın. Biri çıkacak karşına bana benzeyen.huyu falan. Onunla evleneneceksin, onunla gezeceksin, benimle yaşadıklarını onunla yaşayacaksın.

Bir gün karşılaşacağız. Sen evlendiğinde ben döneceğim. Karşılaşacağız ve aklına yaşattıkların gelecek. Gidişim gelecek. İşte sana o zaman öyle bir bakış atacağım ki şunu anlayacaksın;

"-ÖYLE GİDİLMEZ, BÖYLE GİDİLİR.."

Eski Biz Olalım

Salak değilim. Farkındayım bitti aramızdaki bir şey. Belki güven bitti, belki sevgi, belki bağlılık belkide aşk bitti. Sahi yavaş yavaş tükeniyor muyuz ? Bitiriyor muyuz bizi ? Yoksa benim yine kaybetme korkusundan yaptığım kuruntulardan mı ibaret hepsi ? Hayır, hayır kesinlikle hissediyorum. Bitti bir şeyler. Özledim diye mesaj attığında bile midemde hemen harekete geçen kelebekleri artık ne mesaj atarsan at hissedemiyorum. Belki sen belki ben belkide ikimiz bilmiyorum ama öldürdük onları. Eskisi gibi değil hiçbir şey. Kavga bile etmiyoruz. Yaşadığımız şey neyse zorunluymuş gibi. Bitirmek istiyormuşuz ama birbirimizi üzmeye kıyamıyormuş gibi. Bitmesin. Yani böylede devam etmesin aslında. İlk başladığımız günlerdeki gibi olsun her şey. Olmaz mı ? Yine beni sevdiğini söylediğinde bile heyecanlansam, yüzümde salak bi sırıtış olsa... Çok mu şey istemiş olurum ? Ben seni özledim ama eski seni daha çok özledim. Lütfen onu bana geri verir misin ?

5 Aralık 2012 Çarşamba

Eskiden Tanıdığım Adam.

Artık sana yazmak işkence gibi geliyor. Unutuyormuyum ne? Yoksa cevap alamamaktan, alırsam tatmin olamayacağımdan, sözlerinden mi korkuyorum? Mutlumuyum peki şuan yada benim bir önemim yok  sen mutlumusun ? Eğer muyluysan bende mutluyum sorun değil. Düşünüyorum da bu muammalarım sanırım alacağım cevaptan korktuğumdan. Çünkü farkında olmadan değişti aramız. Garip bir soğukluk girdi. Ne bileyim işte eskisi gibi değiliz, tanıyamıyorum seni, korkuyorum cümlelerinden. Sanırım artık karşımda beni güldüren, mutlu eden adam yok. Ben onu kaybettim ve bunları bile bile sana yazmak işkence gibi geliyor. Endişeleniyorum ve bu beni yoruyor. Beynimi uyuşturuyor. 

3 Aralık 2012 Pazartesi

En Büyük Aşkın Bile Sonu Var.

Hani bir duygu vardır, birini çok seversin ona çok bağlanırsın kimse onun tırnağı bile olamaz o herkesten farklı dersin, günün birinde bir yalanını yakalarsın o yalana inanmak istemezsin kendini kandırırsın ve bu bilinç altına yerleşir. Bir zaman sonra hep acaba demeye başlarsın. Acaba şimdi nerede? Bahsettiği yerde mi? Acaba yanında kimler var? Sonra bir gece mesaj atarsın cevap gelmez. Düşünürsün, acaba uyudu mu yoksa mesajı okuyup telefonu yeniden cebine mi koydu? Eskiden olsa bu sorunun cevabı bellidir 'uyuyordur benim aşkım'. Ama şimdi öyle değildir işte yıllardır tanıdığın adam değişmiştir. Yavaş yavaş ayrılığın yaklaştığını anlamışsındır. Türlü türlü oyunlar oynamaya kalkarsın yeniden biz olabilmek için. Kuruntu yaptığını düşünürsün çoğu zaman tedirginlikle yaşarsın. Artık her şey değişmiştir, ne zaman nasıl olduğunu anlamadan ağır ağır değişmiştir.

29 Kasım 2012 Perşembe

Bittik Biz.

Görürsün işte, hissettiremez kimse sana benim hissettirdiğim gibi. Sevemez kimse böyle. Bazen sadece senin için değerliymişim gibi geliyor demiştin. Haklısın, kimse benim kadar sevmeyecek seni. Sen çok şey kaybettin, sen bana da çok şey kaybettirdin. Belki kızgınlıkla söylüyorum şimdi bunları ama bittik işte bittik. Sen bitirdin bizi sen mahvettin . Geri dönüşü yok bunun. Dönmek istesende aldırmayacağım varlığına en azından aldırmamaya çalışacağım. Belki bu şekilde unutabilirim gerçek anlamda seni ve sana olan aptal duygularımı. Zaten önemi yok bütün bunların.Söyledim ya hani bittik biz sen bitirdin ben bitirdim farketmez. Bittik biz.

İşte benim hikayem.

Merhaba Herşeyim..
Şimdi ne yazsam yetersiz kalacağını biliyorum.Seni çok seviyorum ve biliyorum ki bu yazdıklarımı okumayacağın gibi seni sevdiğimi de hiçbir zaman benden duyamayacaksın. Seni sevdiğimi bildiğini inkar edemem, belkide sana aşık olduğumu da hissettin ama ben cesaret edip sana söyleyemedim. Hani ben sana 'seni seviyorum' demiştim, sende ' bende seni seviyorum' demiştin. Sonra ben 'bildiğinden daha çok seviyorum' demiştim, sende 'bildiğimi sandığından daha çok seviyorum' demiştin. İşte o zaman bile sana ne kadar aşık olduğumu anlayamamıştın. Anlasan şimdi yanımda olurdun değil mi? Oysa ben seni hayatımın merkezi yapmıştım. Uyku düzenlerim internete girme, dışarı çıkma saatlerim, herşeyim senin üzerine kuruluydu. Beni sevdiğini bilirdim ama senin için hep bir engel vardı. ' Gideceğim, bunun böyle gitmeyeceğini sende biliyorsun ' derdin. Bilirdim elbet ama kaçardım gerçeklerden, beni uyarmaya çalışmıştın. Sonunda ölü ölüp dirileceğimi biliyordum ama vazgeçemiyordum ki senden. Sen benim huzur bulduğum tek kişiydin. ' Bazen sadece senin için değerliymişim gibi geliyor' demiştin. Doğruydu, evet. Ben seni kendimden çok sevmiştim, sadece sende huzur bulmuştum. Sadece senin gözlerin anlamlı gelirdi bana.'Beni kendinden çok sevme ' derdin, sanki içine doğmuş gibi. Ama elimde değildi, elimde olsa bu kadar çok sevmezdim ki seni. Aramızda km'ler vardı ama ben aşıktım sana, delice çok delice. Arkadaşlarım uzaktan birini sevdiklerinde gülerdim, saçma gelirdi bana. Ama şimdi başıma geldi işte, akşam yatarken sabah uyandığımda aklıma gelen ilk şey sensin. İnsan birini her saniye düşünür mü? Hiç görmediği birini? İlk fotoğrafını attığında 'al işte o kadar sevdiğin adam bu ' demiştin.Ben seni görmeden sevmiştim, bir fotoğraf neyi değiştirebilirdi ki. Benim için dünyanın en yakışıklısı, en tatlısıydın. Sana beni ilk gördüğünde ne hissettiğini sormuştum sonra zorla olsa da anlatmıştın. 'Seni ilk gördüğümde sağ dudağımla gülümsedim ve gözlerine hayranlıkla baktım' demiştin. Kimse gözlerimi bu kadar beğenmemişti. Ya ilk sesimi duyduğunda? O zaman da heycanlanmıştın 'sesin o kadar tatlı ki seni böyle sahil kenarına oturtacaksın saatlerce gözünün içine bakacaksın, sen konuşacaksın ben dinleyeceğim' demiştin. İşte ben bunlara aşık olmuştum, kimsede bulamadığım samimiyeti sende bulmuştum. Seni kaybetme korkusundan hep ağladım. 'Büyü mü yaptın sen bana? ' demiştin. Hayır, asıl büyüyü yapan sendin. 'Hiç aklımdan çıkmıyorsun' dediğinde bilirmiydin ben her an seni düşünüyordum. Seni asla unutamam, bırakamam derken bir gün ' ben yokum artık işte' deyip gitti. Ben günlerce ağladım, hiç yazmaktan anlamayan ben sayende yazar oldum, şair oldum ağladım ağladım ağladım.. Bazen kızdım ama hala aşığım işte. Seni hiç unutmayacağım, döneceğin günü hep bekleyeceğim belki dönmeyeceksin ama ben aptal gibi bekleyeceğim. Yokluğunda adı 'sen' olan ayıcığıma sarılmakla yetineceğim. Mesajların acı verse de silmeyeceğim, telefonda düet yaptığımız şarkıyı hep dinleyeceğim Çünkü yerin dolmaz, asla kimse dolduramaz. Anıların acı veriyor Evet! ama acı verse de unutmak istemiyorum. Şimdi ne haldeyim bilemezsin, seni ne kadar sevdiğimi anlayamadığın gibi ne halde olduğumu da anlayamazsın. Şimdi yokluğunda kendimi kaybettim, eskiden sana endeksli olan hayatımda yüzlerce kişi var. Hepsinde seni arıyorum, kendimi kaybediyorum. Kendimi tanıyamıyorum. Acaba dönecek misin ? Acaba senin de canın yanıyor mu? Acaba sende gerçekten sevdin mi? Bunları hiçbir zaman okuyamayacaksın. Benim, beni sevip sevmediğini bilemediğim gibi..

27 Kasım 2012 Salı

Dozunda Bırakmak Lazım Bazen..




Dozunda bırakmak lazım bazen sevgiyi

Hani ilk tanıştığımız günlerdeki gibi
Mutlu ama biraz umursamaz
Umursamaz da değil aslında
Sadece bu kadar bağlanmamak gerekli
Dozunda bırakmak lazım bazen sevgiyi
Hani ilk günlerde hep güldürürdük birbirimizi
Mutluyduk falan
Nasıl bu hale geldik,nasıl saplantı haline geldi?
İlk tanıştığımız sevgimizi özledim
Hani birbirimizi üzmediğimiz
Her an birbirimizi düşünüp yıpranmadığımız
Hep mutlu olduğumuz hırpalanmadığımız
Günleri özledim..
Sana bağlanıp aşkı aşktan çıkaran halimi değil
Delidolu,huzurlu ilk günlerimizi özledim.

Git Sevgilim..




Git sevgilim

Ardında kalan yüreği düşünmeden git
Parçaladığın o yüreğe arkanı dönmeden git
Üşüyorum
Sensizken çok üşüyorum
Bedenim ruhum kalbim herşeyimle üşüyorum
Benide alırmısın sevgilim
Belki bıraktığın yüreğe kıyamazsın
Belki kalbimi gülüşünle ısıtırsın
Belki çektiğim ızdıraba sende dayanamazsın
Ölüyorum
Sensiz geçen her saniye ölüyorum
Parça parça yavaş yavaş ölüyorum
Dayanamıyorum
Artık yokkluğuna dayanamıyorum
Boşluğuna dayanamıyorum
Belki sende dayanamazsın
Belki yeniden seversin 
Belki sende özlersin sevgilim

Neden gittin ki


Neden gittin ki
Sevmelerim az mı geldi
Oysa ne çok sevmiştim ben
Tutkuyla aşkla her şeyle
Hayallerimiz vardı
Hep beraber olacaktık
Hiç ayrılmayacaktık
Sadece birbirimize aittik 
Neden gittin ki sevgilim
Sevmelerim az mı geldi
Sana teslim ettiğim ruhum
Fedakarlığım aşkım az mı geldi

26 Kasım 2012 Pazartesi

-



Eğer geleceksen hala bekliyorum, bil istedim.

Bekle, bekle nereye kadar bu işkence ?


-


İçimden kendime ' üzülüyorsan vazgeç sevmiyorsa napalım yani ? ' diyorum ama sadece içimden yani.

-


Senin yüzünden bu haldeyim.Ne kendi yoluma gidebiliyorum, ne yanında olabiliyorum.

-



Artık kendime o neden sevmiyor diye sormuyorum.Neden kendine bile bile acı çektiriyorsun diye soruyorum.

-


Seninleyken çok iyiyim,sen yokken çok kötüyüm. Keşke ortasını bulabilsem.

Az ve öz düşünün lan. Sonra ne kadar düşünürseniz o kadar çok üzülüyorsunuz.


-


Ağlarken bile aynaya bakıp 'ne tatlı ağlıyorum lan' dediğime göre egomda ciddi problemler var .

-


Mesafeler hayatımızı mahvetmek hayallerimizi yıkmak için vardır.

-


Birini süründürmeden asla çıkma teklifini kabul etmem.Çünkü biliyorum ki çıktığımızda o bana daha beterlerini çektirecek.

Bu yanımda olamama durumun canımı çok sıkıyor.



Çok yanlış bir şehirdeyim. Biliyorum, yanında olmalıyım.

-



Bence aynaya bakın ve çok güzelim lan ben deyin. Çünkü size kimse sizin sevdiğiniz ve değer verdiğiniz kadar önemsemez.

Sen kendime olan saygımı çaldın.




-

Mesajıma cevap atmadıysa ve ben bunu yadırgamadıysam bende %40 ile 60 arasında değişen ama hiç bir zaman 50 olmayan bir düzelme var.

Bilemedin, Göremedin



Bugüne kadar yüzlerce şiir yazdım, hepsinde senden bahsettim aşktan bahsettim. Aşkta sendin ya zaten. Bilemedin, baktın ama göremedin

Anlamadın.


Ben sana hislendikce söyledim adam. Anlattım, duymadın. Baktın, görmedin. Yazdım, okumadın. Okudun, anlamadın.

25 Kasım 2012 Pazar

-


Yazdığım şiirlerin her zerresinde o vardı. Göremedi, görmek istemedi. Gitmeseydi böyle bitmeseydi keşke.

Yağmur



Şimdi yağmuru izliyorum
O kadar hızlı düşüp dağılıyor ki
Beni terkettiğin de dağılmış kalbim gibi
Gözlerimin önünden süzülen anıların biranda akıp gitmesi gibi
Camın arkasından ne kadar sessiz görünüyor aslında
Sadece bir kaç fısıltı var etrafta
Kalbimdeki sessiz gürültülere benziyor kimsenin göremediği
Buğulu cama sevdiğinin baş harfini yazan aşıklar gibiydik
Şimdi ise içimden hiçbir şey gelmiyor
Ne unutmak, ne hatırlamak
Yağmur gibi akıp gitse duygularım
Yada şimşek gibi gürlesem içimi döksem
Yapamıyorum işte, bu kadar basit değil yada olmamalı zaten
Nefes bile alamıyorum aslında
Keşke gözlerimi kapatsam yanımda sabahlasan
Çok mu geç bizim için artık
Hani hiçbir şey için geç değildi, hani geç olamazdı
Ben bunlarla kendimi yorarken sen nerdesin ?
Yağmur durdu gözlerim hala neden durmadı ?
Akıp gitsene sende benim ömrümden
Yıllarımı versene gecikmeden
Şimdi gözlerim kapanıyor
Buğulu camda adın,hayalin omuzum da nefesinle uyuya kalıyorum
Bir günü daha sensiz kalemimle geçiriyorum.